Türkiye Ordusunun Afrin’deki Cinayetlerini Kınıyoruz

Türkiye Ordusunun Afrin’deki Cinayetlerini Kınıyoruz

 

İki haftaya yakın bir süreden beri Suriye Kürdistanı’ndaki Afrin halkı Türkiye ordusunun havadan ve karadan en yoğun ve en acımasız saldırılarının altındadır. Uçaklar, tanklar ve tepeden tırnağa silahlı askerler mahalleleri, köyleri ve kentleri durmaksızın bombardımana ve top atışına tutuyorlar. Şimdiye dek çok sayıda kadın, erkek ve çocuk yaşamını yitirdi, yüzlercesi yaralandı ve binlerce kişi kara kışta dağlarda ve kırsal bölgelerde açıkta kaldı.

 

Erdoğan’ın faşist cani rejiminin bahanesi bölgedeki Kürt örgütlerin, özellikle de YPG’nin Türkiye’nin terörist saydığı PKK ile ilişkili olmasıdır. Ancak sivil halka karşı bu cinayetleri gerekçelendirip savunmak bizzat bu cinayet kadar nefret uyandırıcı ve tiksindiricidir. IŞİD canilerini etkin ve kapsamlı biçimde desteklediği için uluslararası kamuoyunda foyası ortaya çıkıp rezil olan Erdoğan rejiminin “terörizme karşı savaş” bayrağına sarılması daha çok tatsız bir şakaya benziyor. Afrin halkının “suçu” kendisini Beşar Esad diktatörlüğünün pençesinden kurtarması, mevcut olağandışı ve istikrarsız siyasal koşullardan yararlanarak kentlerini, köylerini ve kendi yaşamını bir çeşit özyönetimle doğrudan yönetmeyi deneyimlemek istemesidir. Türkiye’ye egemen İslamcı gericilik bu durumun kendisine muhalif siyasal güçlerin lehine ve kendi aleyhine koşullar yarattığını görmekte, Suriye Kürdistanı halkının kendi siyasal yaşamına müdahalesinin ve Türkiye devletinin muhalefetinin güçlenmesinin ülkedeki siyasal çalkantıları ve istikrarsızlık koşullarını şiddetlendirmesinden kaygılanmakta, bu yüzden Afrin halkını doğrudan acımasızca cezalandırmaktadır.

 

Türkiye ordusunun Afrin’e canice saldırısının bölgede işin içinde olan devletlerin yeşil ışık yakmasıyla gerçekleştiği ortadadır. Türkiye’nin stratejik müttefikleri olan ABD ve Avrupa Birliği ne saldırıdan önce Erdoğan’ın siyasetine karşı bir girişimde bulundu ne de gözlerinin önünde iki haftadan beri sürmekte olan bu cinayetlere karşı kurusıkı bir “kaygılarını bildirmek”ten öte bir şey yaptı. Bölge insanlarına karşı işlenen cinayetlere doğrudan karışan Beşar Esad’ın menfur rejimi, Rusya ve İslam Cumhuriyeti de bu cinayetleri kendi çıkarlarına uygun görmekte, Erdoğan’ın erekleri ve ordusunun cinayetlerine ortak olmaktadır.

 

Afrin’de yaşayan halk bölgedeki mevcut örgütlerin yardımıyla Türkiye ordusunun kanlı saldırısına karşı direnmekte ve bu saldırıyı yenilgiye uğratmaya kararlıdırlar. Ancak bu halkın dünyadaki bütün insanların yardımı ve dayanışmasına gereksinimi vardır. Gözlerimizin önünde gerici bir devletin farklı ülkelerin halklarına karşı gericiliğin sopası ve dayanağı rolünü oynamasına izin vermemeliyiz. Afrin halkının yaşamını savunmak dünyadaki bütün ilerici ve insancı güçler, insanlar ve partilerin görevidir. Her yerde tereddüt etmeksizin devletleri Erdoğan hükümetinin Suriye Kürdistanı’ndaki cinayetlerine karşı sessizliklerinden dolayı protesto etmek gerekir. Bütün olanaklı yollardan Afrin halkıyla dayanışmayı yükseltmek ve bu halkı desteklemek gerekir. Afrin halkının yanında duran İran Komünist-işçi Partisi Erdoğan rejiminin cinayetlerini şiddetle kınar.

IAP-logo2

İran Komünist-işçi Partisi

2 Şubat 2018

Leave a reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *