Devrimi Örgütleme ve Siyasal erki Ele Geçirmede

wpı-logo

Parti’nin Stratejisinin Temelleri ve Ana Görevleri

İKİP Beşinci Kongresi’nde Oybirliğiyle Onaylandı

1-Parti’nin siyasal erki ele geçirmesinin en olası, istenilir yolu İslam Cumhuriyeti’ne karşı devrimi örgütlemesidir. Komünist-İşçi Partisi’nin toplumda ve İran’da süren devrimci harekette varlığı ve etkinliği bu devrime sol, sosyalist bir karakter kazandırır. Devrim yalnızca sosyalist cumhuriyetin kuruluşuyla zafere ulaşabilir. İslam Cumhuriyeti’ne karşı biçimlenen devrimi örgütleyip yönetmek Parti’nin siyasal erki ele geçirmesinin odağında yer almaktadır.

2-Komünist-İşçi Partisi’nin ivedi ereği siyasal erki ele geçirip sosyalist cumhuriyeti kurmaktır. İslami yönetimi devirme savaşımımız sosyalist cumhuriyeti kurma savaşımımızdan ayrı değildir. “Geçici yönetim” veya “ikili erk” gibi herhangi başka bir senaryo, genel olarak sosyalist cumhuriyeti kurma savaşımımız sürecinde karmaşık, çeşitli koşullardan kaynaklanan herhangi başka bir durum aşamalı bir erek biçiminde bile propagandamızda yer almamalıdır. “Sosyalist Cumhuriyet” ve “İşçi Yönetimi” sloganı siyasal erke ilişkin Parti’nin biricik erki ve sloganıdır.

3-Komünist-İşçi Partisi İslami rejimin ortadan kaldırılmasıyla sonuçlanabilen bütün senaryolara karşı devrimin sürmesi, siyasal erkin ele geçirilip sosyalist cumhuriyetin kurulması için işçi sınıfı ve özgürlükçü insanların meydana çıkması için keskin savaşımını sürdürür. Bütün koşullarda Parti var gücüyle bütün erkin Parti tarafından ele geçirilmesinin ve sosyalist cumhuriyetin kurulmasının propagandasını yapmalıdır.

Siyasal erkin muzaffer bir devrimin önderliği yoluyla Parti tarafından ele geçirilmesi ve sosyalist cumhuriyetin kuruluşu erki ele geçirene değin Parti’nin sürekli biçimde, her koşulda devrimin öncüsü, varolan rejime, İslami yönetime veya İslam Cumhuriyeti’nin burjuva alternatiflerine karşı halkın “hayır”ının radikalizasyonunun ve derinleştirilmesinin etmeni olmasına bağlıdır.

4-Parti’nin önderliğinin sağlanması ve uygulanması Parti önderliğinin, kadrolarının, şahsiyetleri ve komitelerinin, birimleri ve ağlarının siyasal olaylar ve gelişmelere sürekli, etkin biçimde müdahale etmesini, bu olaylar ve gelişmelerin biçimlenmesine iki düzeyde katkıda bulunmasını gerektirmektedir:

A-Genel ölçekte halkın rejimi devrime devrimci hareketinin önderliğini sağlamak, son çözümlemede devrimi örgütleyip yönetmek.

B-Yerel düzeyde süren direniş ve savaşımların önderliğini sağlamak.

4.A-Devrimin Genel Ölçekte Önderliği

Bu koşulun sağlanması Parti önderliğinin doğrudan müdahalesini gerektirmektedir. Bu bağlamda Parti önderliğinin görevleri Mansur Hikmet’in “Parti ve Siyasal Erk”, “Parti ve Toplum”, “Olumsuz ve Olumlu Hareket” ve “Komünizm İran’da Zafere Ulaşır mı?” başlıklı tartışmalarında, Üçüncü Kongre bildirgelerinde ve belirli biçimde Dördüncü Kongre’nin onayladığı “Parti ve Devrim Perspektifi”, “İşçi Sınıfı ve Siyasal Erk” bildirgelerinde açıklanmıştır. Bu belgeler devrimlerde Parti önderliğinin sağlanmasının yolunu, Parti önderliğinin bu bağlamdaki görevlerini belirlemektedir.

Bu görevlerin ana hatları şunlardır:

-Parti’nin siyasal erk iddasında olan, erki ele geçirip elinde tutabilen bir güç olarak toplumsal düzeyde tanıtılması. Toplumsal düzeyde Parti işçi sınıfı ve toplumun solu tarafından istenilir biricik yönetim alternatifi, siyasal erki ele geçirip koruyabilen bir güç olarak tanınmalı ve seçilmelidir.

-İşçiler ve halk kitleleriyle daha geniş ilişkiler kurmak için Parti’nin daha ulaşılıbalilir duruma getirilmesi, işçiler ve daha geniş halk kitlelerinin Parti’ye üyeliklerinin ve Parti’de etkinleşmelerinin kolaylaştırılması.

-Siyasal gelişmelerdeki fırsatlar ve dönüm noktalarından yararlanmak, Parti’yi toplum çapında geniş çlöekte tanıtmak, bu gelişmelerle özdeşleştirmek için bu fırsatları karşılamak ve yaratmak için çalışmak.

-Halkın radikal, devrimci hareketinin önderi ve devrimin sözcüsü olarak ortaya çıkmak. İslami yönetim, Batı ve öteki opozisyon güçlerine karşı devrimci, rejimi devirme halk hareketini temsil etmek. Karşı-devrimci güçleri deşifre etmek, opozisyon güçleri karşısında -bu güçlere sürekli, sınıfsal eleştirimizin yanı sıra- İslam Cumhuriyeti veya birbirleri ile çekişmelerinden bağımsız olarak devrime, halkın kurtuluşuna uzaklıkları veya yakınlıklarına göre, durmak. Parti’nin halkın, özellikle işçilerin, kadınların ve gençlerin İslam Cumhuriyeti ve devrim karşıtı bloğun bütününe karşı radikal, devrimci isteklerinin temsilcisi ve sözcüsüne dönüşmek.

-Süren siyasal gelişmelerde halkı burjuva alternatiflerden ve yöntemlerden ayırıp sol, devrimci konuma yönelmelerini sağlamak için sürekli çaba, Parti’nin temel slogan ve isteklerinin daha geniş ölçeklerde yaygınlaşması için çalışmak.

-Halkın varolan rejime ve düzenin bütününe “hayır”ının temsil edilmesi, halkın din, yönetim, varolan siyasal, ekonomik ve toplumsal düzene karşı eleştiri ve direnişinin derinleştirilip radikalize edilmesi.

-Parti’nin yönetim alternatifi olarak sosyalist cumhuriyetin geniş ölçekte propagandası ve tanıtılması. Sosyalist cumhuriyetin temeli olarak konseylerin geniş ölçekte propagandası. Parti konseyler, konsey hareketi, halkın doğrudan, dolayımsız yönetimi ve istemiyle anılır duruma gelmelidir.

-Yönetimin güçsüzleşmesi, ortadan kalkması veya çökmesi durumunda, özellikle Kürdistan’da, ivedi siyasal ve askeri müdahaleye hazırlıklı olmak.

Geçici veya sürekli kitlesel örgüt ve kurumların oluşturulmasına yönelik belirli tasarım ve eylem planlarının sunulması, savaşımın her aşaması ve uğrağında bu eylem planlarının gerçekleştirilmesine yönelik koşullar ve güç dengelerine uygun ivedi önlemlerin alınması.

-İslam Cumhuriyeti’ne karşı halkın devrimci, rejimi devirme hareketini yönlendirip örgütlemek için Parti propaganda organları ve medyasının geniş ölçekte kullanılması.

4.B-Savaşımın Yerel Önderliği

Devrimin önderliğinin sağlanması Parti’nin süren direnişler, savaşımlar, kampanyalar ve hareketlere katılmasına da bağlıdır. Bu görevin yerine getirilmesi için Parti’nin yurtiçi ve yurt dışındaki mekanizmasının bütününü seferber edip kullanmak gerekir. Parti’nin bu doğrultudaki etkinlik temeli Mansur Hikmet’in “Parti ve Toplum” tartışmasında ve İKİP MK Yirminci Plenumu’nda onaylanan “Sol Aktivistler ve Pratikteki Önderlerin Toplumsal Ortaya Çıkışı” başlıklı bildirgede belirlenmiştir.

Parti’nin bu bağlamda önlemler ve görevlerinin ana hatları şunlardır:

-Parti’nin işçi hareketinin ve öteki kesimlerin –özellikle kadınlar ve gençlerin- pratikteki savaşım önderlerini kapsayan örgüte dönüşmesi.

-Süren işçi direnişlerinde, kadınların ve gençlerin savaşımlarında ve toplumun direnen öteki kesimlerinin eylemlerinde sol ve komünist aktivistler ve önderlere açık, toplumsal kimlik kazndırmak.

-Süren işçi eylemlerini birleştirmek, işçi sınıfının farklı kesimlerinin karşılıklı olarak birbirlerinin ve öteki halk kesimlerinin direnişlerini aleni biçimde desteklemelerini örgütlemek.

-İşçi hareketi, kadınların, gençlerin ve öteki halk kesimlerinin direnişlerindeki çeşitli sorunlar çevresinde kampanyalar, kurumlar ve örgütler oluşturmak.

-Parti birlik ve ağlarına, bu hareketlerin pratikteki önderlerine ve aktivistlerine dayanarak Parti’nin işçilerin, gençlerin, kadınların ve öteki kesimlerin direniş hareketlerinin önderliğini üstlenmesini sağlamak.

-Gerek belirli talepler çevresinde geçici gerek sürekli biçimde konseyler genel oturumlarını düzenlemek, çeşitli aleni kuruluş ve örgütleri fabrikalarda, iş yerlerinde, üniversiteler ve mahallerde, kadınlar, gençler ve toplumun muhalif kesimleri içinde dönem ve uğraktaki belirli güç dengelerine uygun olarak oluşturmak.

-Yurtiçinde parti örgütünü oluşturmak. Olanaklı her yerde birlikler, ağlar, kent, bölge ve fabrika komitelerini oluşturmak.

-Her uğrakta, Parti’nin pratikteki ve yerel önderlerine dayanarak daha geniş işçi kesimlerini Parti sloganları ve yönergeleri doğrultusunda seferber edip alanlara taşımak. Gençleri, kadınları, seküler kesimleri ve toplumun öteki muhalif kesimlerini Parti siyasetleri çevresinde seferber etmek.

5-Yukarıdaki görevleri yerine getirmek Parti’nin etkili, güçlü siyasal ve toplumsal bir güce dönüşmesinin, İslam Cumhuriyeti’nin devrilmesinden sonra herhangi bir nedenden dolayı Parti’nin erki ele geçiremediği durumda bile erk denkleminin, siyasal gelişmelerin görmezden gelinemez, güçlü bir etmeni olarak ortaya çıkmasının koşuludur. Parti’nin bu strateji temelinde ilerlemesi İslam Cumhuriyeti’nin devrilmesinin, Parti’nin siyasal erki ele geçirmesinin, sosyalist cumhuriyetin gerçekleştirilmesinin, İran’da özgürlük, eşitlik ve gönencin sağlanmasının en istenilir, en meşakkatsız yoludur.

Leave a reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *